Çizgi Romanın Adı:
Yayınlandığı Tarih: 27.07.2016
İçerdiği Sayı: The Totally Awesome Hulk #9
Yazar: Greg Pak
Çizer: Mike Del Mundo
Yayıncı: Marvel [/update]
Öncelikle çizgi romanı incelemeye geçmeden önce kısa bir bilgi verelim. Sitemiz açıldığından beri her hafta aksatmadan "Haftalık Çizgi Roman İncelemeleri" köşemizde, o haftanın çıkan önemli çizgi romanlarını inceledik. Geçtiğimiz hafta, toplamda 99 çizgi romanı incelediğimizi duyurmuştuk. 100. çizgi romanımızla birlikte yeni bir formata geçme kararı aldık. Bundan sonra bütün sayıları tek bir yazı içinde vermek yerine, hepsini bağımsız bir şekilde, daha hızlı bir şekilde yayınlayacağız. Bu sayede en azından bireysel takip ettiğiniz bir seri için, diğer hikayelerden spoiler yeme ihtimaliniz olmayacak. Tabii, tek bir yazı içinde okumak isteyenleri de unutmuyoruz. Her hafta yeni çizgi roman günü, çarşamba günü, önceki hafta yayınladığımız bütün çizgi romanları yine eski haliyle tek bir yazıda toplayacağız, böylece yeni sayılara bakmadan öncekileri kontrol etme fırsatınız da olacak. Ve her zamanki gibi, bu incelemelerde de eskisi gibi, sayının hikayesini Spoiler Bölgesi kısmında anlatacağız. Haftanın en yüksek puan alan sayısıysa, "Haftanın çizgi romanı" ünvanıyla vitrinde yer alacak. Öyleyse sayımıza geçelim. [Bu uyarı kısmını sadece bu haftanın çizgi romanlarında göreceksiniz.]
Geçtiğimiz sayılarda aslına bakarsanız Cho cephesinde çok büyük değişiklikler olmamıştı. 7. ve 8. sayılar Civil War II tie-inleriydi. İki sayıda da Bruce Banner'ın, Hulk olmayı bıraktıktan sonra yaşadığı özgürlük hissini, serbestlik duygusunu irdelemiştik. Geçtiğimiz sayıda da Hulk'un, Cho'nun ellerinde güvende olduğunu görmüş ve gözü arkada gitmeyeceğini söylemişti. Ancak asıl mevzu TAH sayılarında değil, Civil War II #3'te oldu. Bruce Banner, Hawkeye tarafından oldukça saçma bir şekilde öldürülmüştü. Bu konuyu zaten 3. sayının incelemesinde, burada, detaylıca incelemiştik. İşte bu sayıda da görmek istediğimiz şey, Cho'nun bu duruma olan tepkisi olacaktı. Bu sayıda Amadeus'un yaşadığı hüzün ve yıkımdan çok Captain Marvel'a bakış açısına odaklanıyoruz. Aynı şekilde Carol'un Cho'ya karşı bakış açısını da görmüş olduk.
[error title="Spoiler Bölgesi" icon="exclamation-circle"] Sayıya, Cho'nun evinde, televizyonda haberleri izleyerek başlıyoruz. Haberlerde Hawkeye'ın, Hulk'u öldürdükten sonra serbest bırakılması konuşulurken, aynı zamanda hala dışarıda bir Hulk olduğundan bahsediyorlar. Cho'nun ablası, kardeşinin hiç yemek yemediğine üzülüyor ve Bruce'un, Amadeus'un yanından mutlu ayrıldığını söyleyerek teselli etmeye çalışıyor. Bu sırada kapı çalınıyor. Gelen Captain Marvel ve yanında getirdiği bir düzine ağır teçhizatlı asker. "Sadece nasıl olduğunu sormaya geldim" diyor, Cho biraz göz korkutsa da hem zararsız olduğunu gösteriyor hem de Bruce'a yapılanlardan dolayı kırgın olduğunu söylüyor. Carol giderken, bir gözünün üzerinde olacağı imasını bırakarak terk ediyor. Daha sonra birden Amadeus'un Hulk haliyle ortaya çıktığı haberini alıyorlar. Bazı dağları taşları parçalayan Cho, sonunda oraya "Sana baktırdım" yazıp, takip edildiğini bildiği imasını veriyor. Sonunda da karanlıktan bir ses Carol'a bundan sonrasını ben alırım diyor ve sayı bitiyor. Sesin sahibi ise Wakanda kralı T'Challa! [/error]
Görüş
Sayının hikayesine girmeden önce, bu sayı, kesinlikle çizimleri ve renkleri açısından büyüleyiciydi! Mike Del Mundo'nun muaazzam ötesi detaylandırılmış çizimlerini, Marco D'Alfonso muhteşem bir şekilde renklendirmiş. Adeta her bir kareyi alıp kanvasa bastırasınız geliyor. Sayının zirvesi de bence Black Panther'ın, enfes tahtında oturduğu son sayfaydı zaten. Bu ekibi sonraki sayılarda da görmek için can atıyorum. Hikaye kısmında ise, çok büyük bir şey görmedik. Ben daha çok bu sayının, Amadeus'un depresyonuyla geçip, sonraki sayıda öfkesini kusacağı bir şekilde planlanmış olmasını bekliyordum. Ancak Cho'nun yıkımına çok az yer ayırdık. Sonuçta önceki iki sayıda karakterimizin mutluluğunu ve Bruce'a olan sevgisini çok üst düzeylere çıkarmışlardı. Bu yüzden sayı içinde dağları taşları döverken, bunun öfkesini çıkardığını düşünmüştüm. Halbuki Carol'a mesaj göndermeye çalışıyormuş sadece. Bu yüzden bu noktada sayının biraz zayıf kaldığını düşünüyorum. Allah Bendis'ten razı olsun, en sevdiğim karakterlerden birisi olan Carol Danvers'dan artık nefret ettiğim için Carol'ın bu sayıda, Cho'nun ne düşündüğünü bile umursamadan gelip, gözünü korkutması sinirimi bozdu. Ama bu çok kişisel bir görüş, sayıya etkisi yok. Yine de güzel bir sayıydı. En azından artık Cho'nun çıldırıp etrafa saldırmayacağını biliyoruz. Muhtemelen önümüzdeki sayıdan itibaren Cho'nun normal maceralarına, Bruce'a küçük saygı dokunuşları yapılarak yeniden döneceğiz.
7.5
Sizin sayıya verdiğiniz puan kaç?
Yorum Gönder